Bodrum Güneşin Üzerine Doğduğu En Güzel Şehir

Amin Molouf Semarkand kitabında “güneşin üzerine en güzel doğduğu şehir” diye betimliyor aşık olduğu Semerkand’ı. Bence Bodrum ile tanışmamış olmanın talihsizliği bu aksi halde kesinlikle Bodrum derdi

Gün batımı Yalıkavak dışında pek görünmez Bodrum ’da ancak gün doğumu harikadır. Yat limanındıysanız az önce gürültünün kesildiği eğlence mekanlarının hemen ardından kızıl bir ışık süzmesi ile doğar Bodrum üzerine. Bakmayı bilenler kulaklarında bir senfoni hisseder, tüyleri irkilir. Bakmayı bilmeyen zaten İstanbul’da rakı balık yerken de kıçını dönenlerdir Boğaziçi’ne.

Thodrum’un tarihi çok eski yıllara dayanıyor. Eski adı ile Halikarnassos. Aziz Petrus Kalesi adı verilen kale ile birlikte şehrin Aziz Petrus’a adanmasıyla şehre Petrium adı verilmiştir. Bu isim zaman içerisinde önce petrum sonra potrum ve en sonunda olmuş.

Nufusu son 20 yılda iki kat artmış 150.000 olmuş. Ancak yaz nufusunun 1 milyon olduğu bizzat Belediye Başkanı Mehmet Kocadon söylüyor. Ben ilk geldiğimde çocuktum sanırım 1989 yılıydı. Sonra ki gelişim tam yirmi yıl sonra oldu. Ve son geldiğimde yani 2015 yılında artık geri dönmemek üzere gelmiştim.

Bodrum

Geldiğiniz andan itibaren sizi içine alır Bodrum. Dar sokakları, çiçekli balkonları hatta bahçelerden uzanan meyve ağaçları. Büyük şehirden geldiyseniz yabancılık çekmezsiniz yazın. Trafik dahil olmak üzere, kalabalık, sosyal imkanlar vs her şey mevcuttur. Ancak kışın yolunuzu kaybedip geldiyseniz söylenene göre mezarlık gibi oluyormuş. Birkaç ay var internette arayıp bulamadığım Bodrum’un kış fotoğraflarını sizlerle paylaşacağım bu blogta.

Merkez Konum

Bodrum, İzmir’e 243 km., Marmaris’e 165 km. ve Fethiye’ye 230 km uzaklıkta, ayrıca Datça’ya arabalı vapur mevcut. Bu demek oluyor ki Bodrum’da yaşayan biri 250 km bir yarı çap içinde Türkiye’nin en önemli turistik bölgelerinin merkezinde bulunuyor.

Haydi eller havaya diyerek gelen yerli turistler dışında herkes hisseder Bodrum’un mistik havasını. Bodrum’da Klise ve Havra yok Cami’de görece az sayılabilir. Buna rağmen güçlü bir mistizm hissedersiniz. Bu biraz daha varoluşu sorgulayan, entelektüel kapasitesi yüksek sonradan yerleşmiş Bodrum’luların yarattığı bir ambiyans aslında. Bir şeylerden kaçtıkları kesin olan bu sonradan yerleşenler ile genellikle rahat iletişim kurulabiliyor. Dededen yerlisi daha mesafeli Bodrum’un. Yazın gelen işgalciler ile çok az iletişim kurmayı tercih ettiğim için yorum yapmayacağım.

Rumlarla Karşılıklı Rakı İçersiniz

Bodrum’un karşı kıyısı Sezen Aksu şarkılarında ki gibi. Rumlarla neredeyse koyun koyuna yaşıyorsunuz. Kos adasına günlük turlar mevcut. Kapıda vize uygulaması ile rahatlıkla hafta sonunu Kos’ta değerlendirebilirsiniz.

İklim olarak Wikipedia’da Akdeniz iklimi yazsa da bu doğru değil bence. Bodrum için Ekvatoral muson iklimi daha uygun bir seçim olur burada ki hava olaylarını tanımlamak için. İki saat içinde 100 kg yağış yağdıktan sonra kalın bulut tabakası nasıl o kadar hızlı dağılıyor, güneş açıyor ve insanlar o kadar kısa sürede nasıl organize olup tekrar kumsalları dolduruyor anlayamadım. Konuştuğum sonradan yerliler her şeyi anlayacağım konusunda bana garanti verdiler, biraz zaman gerekiyormuş.

Butik Yarım Ada Bodrum

Bodrum merkez yarımadanın her noktasına ortalama 20 dk uzaklıkta. Yazın denize girmek için geliyorsanız inanılmaz koylara bakir tabiat güzelliklerine 20 dakika uzaklıktasınız demek. Ben deniz olarak Akyarlar köyünde bulunan Karaincir plajını ve Bitez’den patika yoldan yürüyerek 20 dakika süren Akvaryum Koyunu çok seviyorum. Bunun dışında Türkbükü ülkemiz ünlülerinin sevdiği hareketli bir bölge. Gümüşlük’de deniz keyfi için harika bir bölge.

Rakı Balık

Akşam rakı-balık düşünüyorsanız dostlarınız ile merkezden uzak durun derim. Halikarnas kumsalında kurulan resturantlar hem pahalı hem de lezzetsiz menüleri ile can sıkıcı olabiliyor. Güvercinlik ve Boğaziçi Köyü her anlamda çok daha güzel bir ambiyans, lezzet ve ekonomi sağlayacaktır.

Bodrum’un ayrıntılarına, saklı güzelliklerine diğer yazılarda geniş olarak devam edeceğim o sebeple bu yazıyı genel Bodrum incelemesi şeklinde algılamanızda fayda var.

Mutlaka Uğramak Gerek

Amfi tiyatro ve yolun karşısında ki kale panoroması geldiğinizde mutlaka uğramanız gereken diğer bir durak. Bodrum merkezde yer alan çarşı yine turistik ve otantik bir dokusu var. Kale manzarasında bir şeyler içmek hiç de kötü bir fikir değil. Mandalin, Mavi, Starbuck, Santral yada Belediye Tesisi hepsini tavsiye ederim.

Gece eğlenmek için tabi ki bir çok mekan var Bodrum’da. Ancak sayılı birkaç yer dışında bence gürültüden ibaret. Show ve müzik istiyorsanız Halikarnas yada Katamara’na gitmelisiniz. Daha butik bir eğlence istiyorsanız Mandalin, eğer cazz veya rock müzikten hoşlanıyorsanız sizi Gümüşlüğe davet ediyorum keza Bodrum merkezde Mavi dışında iyi müzik yapan başka bir mekana rastlamadım. Biliyoırum barlar sokağını duymak istiyorsunuz. Asıl adı barlar sokağı değil yerlileri bu ismi kullanmıyor. Tüm sokakta aynı müzik çalması ve yürüyerek 100 mt yolu bir saatte geçmek dışında ben bir özelliğini görmedim. Yine de merak edenler gidebilir. İyi bir alternatif de Yat Kulüp olabilir.

Rakı balık İstemiyorsanız Atatürk caddesinde ki Otantik Kebap gayet lezizdir.

Dar sokakta ki masaları size güzel bir ambiyans sunar. Bitez kavşağında yer alan kebapçı da pahalı olmasına karşın iyi bir seçenektir.

Sizlerle kendi deneyimlerimi paylaştığım için kulaktan dolma bilgiler aktarmak istemiyorum, siz bu sebeple daha farklı alternetifleri Bodrum’da yaşayan arkadaşlarınızdan dinleyebilirsiniz ancak reklam ve internet yorumlarına çok güvenmeyin derim.

Bodrum’da Eğitim Şart

Bodrum’da bir devlet hastanesi mevcut. Yazın çok yetersiz kalıyor. Bunun dışında Acıbadem hastanesi kapsamlı bir hastane olarak Ortakent’te hizmet veriyor. Eğitim sektöründe ise devlet okullarının yanı sıra 4 büyük özel okul var. Ted Koleji, Bahçeşehir Koleji, Marmara Koleji ve yeni açılan Takev ve Amarikan Kültür Koleji var. 2018 yılında Doğa Koleji’nin de Bodrum’da kampüsü olacak.

Hayat Bodrum’da yazın ne kadar hızlı akıyorsa kışın o kadar yavaş akıyormuş. Sokaklar yazın nasıl hınca hınç dolu ise kışında kültür merkezleri ve Avm’ler dolu oluyormuş. Ve tabi ki evi sevenler için arkadaş davetleri.

Bodrum’da Yaşam

Ben Bitez’in harika bahçelerinin ortasında yaşıyorum. İstanbul’da hayalini dahi kuramayacağım kadar güzel. Evi tutup eşyaları getirdikten sonra ilk işim bahçeye bir masa ve hamak kurmak oldu. Evin içini uyumak dışında kullanmadım. Televizyon ihtiyacı hissetmiyorsunuz onun yerine fonda çalan bir müzik yaptığınız her şeye eşlik ediyor. Gece geç yatan ve sabah kalkmayı sevmeyen biri olarak Bodrum’da akşam erken yatıp sabah 6’da horozlarla birlikte uyanmayı öğrendim. Oksijen ve stressiz yaşam kendinizi çok dinamik hissetmenizi sağlıyor.

Hazır mısınız?

Biliyorum yaşadığınız ve kanıksadığınız o şehirden kopamıyorsunuz ve belki de yazdıklarımı imrenerek okuyorsunuz. İnanın bu bir rüya değil, ancak rüyadan dahi daha güzel. Ben dahil size bu konuda destek olacak, yardım edecek çok insan var. Siz içinizde ki görünmez duvarı yıkmak istediğiniz de sadece harekete geçin her şey kendi kendine gelişecek ve öldükten sonra bulmayı umduğunuz cennet bu dünyada karşınıza çıkacak. Tabi bunu gerçekten istiyorsanız.