Bodrum’da Yaşamak İçin Emin Olma Kılavuzu

Yaşamayı ve yaşlanmayı düşündüğüm yerdeyim.. Garip duygular içinde olduğunumu tahmin etmek zor değil. İnsan bu romantizmin içinde dahi rasyonel dünya ile bağını koparamıyor. İlk başlarda kendini hesap kitap içinde hissediyor, sonra salıveriyor. Bodrum’da yaşamak fikrine yavaş yavaş alışıyorsunuz.

İlginçtir hayatınızda radikal bir değişiklik yaptığınız da üç beş yıllık hayaller kuruyorsunuz ama yarını planlayamıyorsunuz.

Kendinizi rafting yapan biri gibi hissediyorsunuz. Daha çok kendinizi survive ettiğiniz bir süreç gibi. Bodrum’a benim gibi İstanbul’dan geleceklere iyi bir haber vereyim. Bodrum’da İstanbul’un kaotik dinamiklerinden kurtulacaksınız ama kozmopolit zenginliğini yaşamaya devam edebileceksiniz.

Bodrum’da Yaşamak Peki !

Biraz septik hissetmem normal. Ayakkabı boyacılarının bile çakal olduğu bir kentten görece insanların kendini rahat ve iyi hissettiği bir Ege kasabasına geldim.

Bodrum’a gelip yerleşip yaşamak isteyenlere ilk tavsiyem. Bodrum’a kışın gelin. Kedilerin bile sokakları terkettiği halini görün. Eğer benim gibi doğa ve sanat aşığı iseniz, kendinizle mutlu olmayı başarabiliyorsanız, sosyal ortamlarda lümpen muhabbetleri sizi açmıyorsa aslında çok düşünmeyin derim..

Eğer kasıntı, kitipyoz, jakoben biri olmanız halinde her halükarda, öteki dünya da cennete bile gitseniz mutlu olamazsınız. O yüzden önce tedavi olun derim. Bunun dışında Bodrum‘da mutsuz olmak için bi’hayli uğraşmanız gerekir.

Şuan işlerim çok yoğun olduğu için bir süre eve kapanıp tasarımlarla başbaşa vakit geçirmek durumundayım. Sonrasında deneysel ve öznel bir belgesel planım var. Bu yıl Gümüşlük‘te harika bir festival var. Mutlaka orada olmalıyım diye düşünüyorum.

Bodrum’da ciddi bir gürültü kirliliği var özellikle limanda. Geceleri eğlendiğini zanneden bir grup insan için kurulmuş baslar ve tizlerden başka hiçbir melodinin duyulmadığı, zaten mekanda bulunan insanlarında umurunda olmayan yerler. Gecenin ilerleyen saatlerinde çiftleşme için, seçim yapma ve flört etme alanı. Bi tür B2B platformu.

Yine de ilk aydan müdavimi olunabilecek bir kaç yer keşfettim bile. Daha sonra ayrıntıları ile paylaşacağım. Halikarnas’ta bulunan Mavi bunlardan biri. Mandalin hikayesini zaten anlatmıştım size. Zeki Müren müzesi için de ayrıca bir yazı düşünüyorum. Yaşamını Bodrum’da tamamlamış harika insanlar var hepimizin bildiği.

Yaşamı anlamlandırmamızı sağlayan özel kişiler.

Bunların içinde şöhretleri parlamamış, gölge de kalanlarda az değil. Onların da öykülerinin peşine düşeceğim bir ara. Zaman çok aceleye gerek yok ortalama 34 yılım var daha. Yarın ölürsem de güzel hayaller kurmuş biri olacağım en azından.

Neden Bodrum’a Geldin

Bodrum’a gelen insanların hemen hepsinin bir nedeni vardır. Yazın üreme mevsiminde gelenler yada dönemlik iş bulmak için köyünü bırakanları bu kategorinin dışında tutuyorum. Bodrum’da yaşamak ve yaşlanmak için gelenler odaklandığım topluluk. Ya profesyonel yaşamdan bıkan, ya büyük şehrin insanı yaşarken ölüye çeviren kaosundan bunalan, ya işleri iyi gitmemiş batmış patronlar, ya eşinden ayrılmış kendine sığınacak bir liman arayanlar yada hayatın anlamını, varoluş problemini çözmeye gelmiş olanlar buraya gelenler.

Bence buraya geldikten sonra nedenler anlamını yitiriyor. Geçmişle yaşayamazsınız. Arkanıza bakarak öne yürüyemezsiniz. Gelecekte planlamak için fazla karmaşık. Bu farkındalık sizi anı yaşamaya itiyor.

Andan keyif alma becerisi kazanmaya başlıyorsunuz. Broadway’in Harika Disney yapımı müzikalinde söylediği gibi “Hakuna Matata”. Güney Afrika dilinden çevrilince Tükçesi, bence tam karşılığı başka bir şey ama formal olarak “boşver, kafana takma” şeklinde çevriliyor.

Bodrum’da İş İmkanı

Bodrum’da iş imkanları maalesef kısıtlı. 12 ay iş bulmak zor. Dönemlik işlerin yıllık ortalama da size kazandıracağı ile burada nasıl bir hayatınız olur garanti veremem. Ancak yeteneklerinize güveniyorsanız benim söylediklerimi çok önemsemeyin, sadece fizibilite yaparken kış nüfusunun 150 bin olduğunu ve merkez dışında hiç bir yerde saat 17:00 dan sonra hareket olmadığını bilin. 20:00’dan sonra merkezde de her yer mezarlık oluyor.

Ev bulma. Etmeyecek evlere en az 1000 tl veriyorsunuz. Ben edecek bir yere veriyorum. Ama ev sahipleri tok satıcı. Yazın kazandıkları zaten sizin vereceğiniz 12 aylık kiradan fazla kazandırıyor ev sahiplerine. Boğaziçi Köyü benim ilk tercihimdi ancak merkezden 25 km mesafede. İkinci seçimim Dereköy‘dü ancak o da çalıştığım yere uzak olacak. Üçüncü seçenek aslında rasyonalite de en iyi seçenek olarak gündeme geldi. 300 metre etrafında bahçe ve orman olan harika manzaralı evi bulduğumda tamam burası dedim. Bu evin bahçesinde hamak kurar, bir de masa atarsam tamam ölmem ölsem de sorun yok dedim.

Her nerede yaşıyorsanız, neye karar verdiyseniz yada daha veremediyseniz, sizi hayatınız da mutsuz eden ne varsa, bu bazen kendiniz dahi olabilirsiniz. Sorun haline getirmeyin bu var olmanın nedenleri arasında. Yaşamak biraz da böyle bir şey. Durmayın devam edin. Bisiklete binmek gibi, durusanız düşersiniz. Bunu yapmak içinse mottomuz Bodrum’da yaşamak için “Hakuna Matata” olsun.