Bodrum Yollarında Çukur Mukur Yok

Sevdiğim bir arkadaşımın arabasıyla Yalıkavaktan Ortakent’te doğru geliyorduk. Konu nasıl olduysa  Bodrum Belediyesi‘ne geldi. Ben dedim ki “belediye şu yollara ne zaman bakacak her yer çukur dolu” arkadaşım şaşkın bir ifadeyle bana dönerek “Ne diyorsun sen Bodrum’da çukur mukur yok” dedi.

Kendisi Evvelce belediyede görev almış ve Bodrum’u gerçekten çok seven biri. Onun şaşırmasına ben daha çok şaşırdım “Bu söylediğine inanıyor musun?” dedim Yüzüme baktı gülümsedi ve o sırada derin ve sert bir çukura girdi arabası ile. Biraz yalpaladıktan sonra zorda olsa tekrar yoluna devam etti . Aracın sağ tarafından ses geliyordu. Arabayı kenara çektik İndiğimizde sağ ön cantın yamulduğunu gördük.

Arkadaşım çok sinirlenmişti. Sürekli bana onun dikkatini dağıttığımı söylüyordu. Yani kabak benim başıma patlamıştı. Onu sakinleştirdikten sonra yolumuza devam ettik.

Sonra kendi kendime düşündüm, gerçekten Bodrum yolları bu kadar bozukmuydu çok mu fazla çukur vardı? Yoksa bu sadece benim sürekli dikkatimi çeken bir problem miydi? Yağmur yağdığında Ortakent Yahşi’de araç kullanmak çok tehlikeli oluyor çünkü her gün bu yolu kullanıyordum. Bodrum merkez de dahil olmak üzere tüm ara caddeler, sokaklar çukurlarla dolu, bakımsızdı.

Bir gün kendi aracımın lastiklerini yenilemek için bayiye gittim. İyi bir lastik seçtim bayağı da pahalıydı. Satıcı çocuk “abi ne yapacaksın bu kadar pahalı lastiği Bodrum’un yollarını bilmiyor musun? Zaten Bir senede bozulacak lastikler, gel ben sana ikinci kalite bir lastik vereyim” dedi.

Kabul etmedim tabi. Taktık 2 yıl garantili lastikleri. Aradan 3 ay geçmedi araba sağ çekmeye başladı. Hemen rotçu Mustafa abiyi aradım yanına gittim. Aracı bilgisayara bağladı. “Bodrum da rotçu olduğuma çok memnunum, Izmir’de bu kadar para kazanmıyordum. Yollar bize yarıyor. Bu sırada senin rotlar bozulmuş ama kötü haber lastikte sert çukura girmişsin balon yapmış” dedi.

“Abi sen hallet günahı neyse ödeyeyim sonra gideyim akşam milli maç var” dedim. “Yok” dedi. “Parça lazım rot kolu bozulmuş, körükler yırtılmış”

“Tamam” dedim. “Araba sen de kalsın ne yaparsan yap ben maçı seyretmeye gidiyorum.” 3 gün sonra 1.000 TL ödeyip çıktım.

Şimdi gidip belediyeye bunu siz ödeyeceksiniz desem adamlar bana güler dalga geçtigimi düşünurler ama adil olan bu aslında.

Belediye sonrasında Akyarlar yolunu yaptı, Bitez yolunu yaptı. Eskilere sordum “15 senedir bozuk yolu yaptılar buna mı sevinelim” dediler. “Siz de haklısınız” dedim.

Bodrum Belediyesi

Hala Bodrum sokaklarında onlarca çukur var. Bir ara denk getirdim Belediye Başkanımız Sn. Mehmet Kocadon‘a sordum. “Caddelerde ki çukurlar büyükşehirin sorumluluğunda” dedi. Ben sorduğuma utandım. O gayet soğuk kanlı gözüküyordu. Haklı herhalde dedim.

Şimdi harekete geçme vakti sevgili Bodrumlular. Artık hepimize ait bir platform var. Ne kadar çukur fotoğrafı varsa paylaşın bizimle ve lütfen sokağını da yazın. Bizde #bodrum ve #bodrumbelediyesi tag’i ile paylaşalım. Eminim Bodrum Belediyesi bu sesi duyacak.

Sizi temin ediyorum sesimizi duyacaklar. Belki önce kulaklarını tıkayanlar olacak, sonra sesler arttığında kayıtsız kalamayacaklar. Olumlu yada olumsuz yanıt verecekler. Biz vazgeçmeyeceğiz #mugla tag’i da ekleyeceğiz sesimize İstanbul‘dan, İzmir‘den, Ankara‘dan destek gelecek. Bodrum’u sevenler Bodrum için sesini yükseltecek.

Biliyorsunuz eminim, batılı ülkelerin çağdaş  halkları haklarını bu şekilde demokratik tepkiler ile arar ve asla vazgeçmezler. Sanmayın ki bu demokratik tepkiler olmasa bu gün Avrupa medeniyeti bu günkü demokratik çağdaş halini alırdı.

Sadece demokratik ve hukuksal yöntemlerle Bodrum’a sahip çıkalım. Her şeyin değişmeye başladığını hatta Belediye Başkanımız Sn. Kocadon‘un dahi bizimle olduğunu göreceksiniz. Ben demokratik hareketlerin herkes tarafından sahiplenileceğine ve olumlu bakılacağına inanıyorum ama bunun için çok çalışmamız gerekiyor. Kenara çekilip seyrederek küçük bir taşı dahi yerinden oynatamayız. Bu anca kendimizi kandırmak olur.